Tam adını bilemediğimiz D.S.’nin Gebze’deki ortaokul ihtiyacını açıklamalı olarak ilettiği mektubuna, 27 Şubat 1937 tarihli Son Posta Gazetesi’nde “Okuyucu Mektupları” köşesinde rastladım. O zamanlar Gebze’de 17 ilkokulun bulunduğunu, onunun 3 sınıflı, yedisinin de 5 sınıflı olduğunu öğreniyoruz.
Okuyucu mektubu ve diğer haberlere geçmeden önce, Gebze Milli Eğitim Müdürlüğü’nün web sitesinde yayınlanmış 2015-2019 Stratejik Planı’nda yer alan “Tarihi Gelişim” başlığı altındaki bilgileri okuyalım.
“TARİHİ GELİŞİM”
“Gebze’de medrese olarak Mustafa Paşa Camii Medresesi en eski medrese olarak görülmektedir. 1880 yılında İstanbul’a bağlı bir ilçe olan Gebze’de 107 ilkokul, 4 ortaokul, 1 medrese ile toplam 112 okul mevcutmuş. Gebze’nin 16.yüzyıldan itibaren, artan önemi bütün klasik dönem sahip olduğu eğitim müesseseleri ile de ortaya çıkmaktadır. Gazi (Çoban) Mustafa Paşa Vakfı ve imaretinde tedrisat gören talebelere dair oluşturulan müessese, buradaki eğitim düzeyi bunun birer göstergesidir. Şehir düzeyindeki bir yerleşimin sonuçları 19. yüzyıl sonlarından itibaren tekrar ortaya çıkan nüfus artışının ihtiyaçlarının karşılanmasına dönük kurulan yeni müesseseler de yine bu çerçevede önem taşımaktadır. Nitekim yüzyıl sonunda Gebze’deki yirmi bin civarındaki nüfusun ihtiyacına cevap verebilecek okullaşma oranı mevcuttur. 1909 yılında kazada 1’i medrese olarak toplam 5 okulda okuyan öğrenci sayısı 370’dir. 1925 yılında Gebze Gölcüönü Meydanındaki Taş Mektep Binası
1927-1934 yılları arasında Kocaeli Valiliği yapan Eşref Bey, Gebze’de hapishane olarak yapılan binayı 1928 yılında kendi adıyla Eşrefbey Halk Mektebi olarak hizmete sokmuştur. 1934 yılında da 5 sınıflı ilkokula dönüştürülmüştür. Eşref Bey İlkokulu Gebze’nin ilk 5 sınıflı ilkokuludur. O dönemde ilçe maarif müdürü başöğretmen olarak aynı zamanda Eşrefbey İlkokulu’nun da müdürlüğünü yapmaktadır
Milli Eğitim Müdürlüğü faaliyetleri; önceleri kiralık binada, bir dönem şimdiki Osman Gazi ortaokulunda, sonra İnönü Ortaokulu’nun 3. katında 1978 yılında yapımı tamamlanan Hükümet Konağı’nda hizmet verdikten sonra 2000 yılından sonra bodrum, zemin + 4 kattan oluşan kendi hizmet binasına geçmiştir. Gebze Milli Eğitim Müdürlüğü binası zemin + 5 katlı olup, bünyesinde ayrıca Rehberlik Araştırma Merkezi Müdürlüğü bulunmaktadır. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü hizmet binası 100 kişilik toplantı salonu ile birlikte her türlü fiziki imkâna sahiptir.” (gebze.meb.gov.tr)
– Gebze kazasının 17 ilk mektebi vardır. Bu mekteplerden yedisi beş sınıflı, diğer 10 u da 3 sınıflıdır. Beş sınıflı olan 7 mektepten en azı 10, en çoğu 20 talebe her yıl mezun olur. Vasati olarak beşinci sınıflardan her sene yüz talebe çıkar, bu mezunlardan yüzde 10 u ailelerinin vakti hali müsait olduğu için Kadıköy ve Haydarpaşa orta mekteplerine girebiliyorlar. Hâlbuki yüzde doksanı sırf maddi imkânsızlık yüzünden mektepsiz kalıyor ve sokaklara dökülüyorlar.
Hâlbuki Gebze istasyonunda orta mektebe elverişli, hükümete ait bir bina da var. Öyle sanıyorum ki mektep açılır açılmaz talebe adedi yüz elliyi bulacaktır. Bu mektepten aynı zamanda Hereke, Tavşancıl, Darıca, Tuzla çocukları da istifade etmiş olacaklardır.
Ben yalnız Gebzeliler namına değil bütün bu saydığım kaza ve nahiyelerin çocuk babaları namına da kıymetli valimiz Hamit Oskay ile kaymakam O. Yılmazdan rica ediyoruz: Çocuklarımızın tahsili, sokaktan ve cehaletten kurtarılması için bu dileğimiz yerine getirilmelidir.” (27 Şubat 1937 tarihli Son Posta Gazetesi)
EŞREFBEY İLKOKULU
Gebze Milli Eğitim Müdürlüğü ağ (web) sitesinden ulaştığım güncel bilgilere göre toplam 135 okul bulunan ilçemizde, 1928’de açılan ve mezunlarından olduğum Eşrefbey İlkokulu’yla ilgili aşağıdaki haberde geçen ifadeler dikkat çekici.
Eşrefbey İlkokulu
“MEKTEB VE MAARİF İŞLERİ”
“Kent kıranında ve Gebze ile tren durağı yolu üzerindeki beş bölüklü ilk mekteb bütün görenlerin göğüslerini övünçle dolduracak kadar büyük bir varlıktır.
Cümhuriyet çağında kurulan bu güzel ve değerli yapı: okumak istiyenlere, okumak yangısı ile yanan ve kavrulanlara tam bir karşılık verememiş, ikinci bölüğü iki kol kılığında Gölcü önündeki mektebe göndererek bir çok sevimli yavruların öğrenme, eriştirilme isteklerini maarif memurluğu temin etmiştir. Ulus mekteblerine gidenlerin tutarı epeycedir. Bilgiye, okumaya, öğrenmeye beslenilen sevgi sonsuz ile anlatılabilir. M. Cemal” (M. Cemal’in, o yıllarda Ulus Gazetesi’nde çalıştığı bilgisini öğrendiğim, ünlü tarihçi Cemal Kutay olduğunu düşünüyorum.) (01 Aralık 1934 tarihli Ulus Gazetesi)
Ortaokul ihtiyacının okuyucu mektubuyla bildirilmesine yakın tarihli haber, otuz bin nüfuslu Gebze’de yapılacak orta mektebin müjdesini veriyor.
“GEBZE’DE YENİ ORTA MEKTEP”
“Nüfusu otuz bine baliğ olan Gebze, en mübrem (çok gerekli) ihtiyacı olan orta mektebe yakında kavuşuyor.
Kültür aşkı ile her gün İstanbul mekteplerine kadar gidip gelen yavrular, gelecek sene masraf ve külfet ihtiyarına lüzum kalmadan daha kolaylıkla okuyabileceklerdir.
Taşliman, Eskihisar, Hereke gibi üç büyük fabrikaya malik olan ilçe halkı, Maarif Vekâletine tamamen bâr (yük) olmamak için mektep binasını yapmayı deruhte (üstlenme) etmişlerdir.” (14 Mart 1937 tarihli Tan Gazetesi)